Dede Efendi ( 9 ocak 1778 İstanbul / 1846 30 kasım 1846. Mekke’)
Dede Efendi adı Klasik Türk müziği'nde birden fazla kişi için kullanılmıştır:
Hammâmîzâde İsmâil Dede Efendi (1778- 1846)
Osman Selahaddin Dede Efendi (1819-1886)
Zekai Dede Efendi (1825- 1897)
Dede Efendi (1778-1846)
XIX. yüzyılın en büyük Türk bestecisidir. 9 ocak 1778’de İstanbul’da Şehzadebaşı’nda doğdu. Babası Cezzar Ahmet Paşa’nın mühürdarı SüLeyman Ağa’dır ki, emekli olarak İstanbul’a gelince Şehza-debaşı’ndaki Acemoğlu
Dede Efendi Hamamı’nı satın alıp işlettiği için İsmail Dede Efendi’ye «Hammamîzade» denilmiştir.
İsmail Efendi pek genç yaşta müzik öğrenimine başladı; o çağlarda bir konserva-tuvar halinde bulunan Yenikapı Mevlevîha-nesi’ne kapılanarak, 1800’cle 1001 gün süren Mevlevî çilesini tamamlayıp «dede» oldu. Uncuzade Mehmet Efendi’den lâdinî Türk müziği, Yenikapı Şeyhi bestekâr Alî Nutkî Dede’den dinî Türk müziği, Abdül-baki Dede’den de ney çalmasını öğrendi. Daha 1794’te 16-17 yaşlarındayken bestekâr-lığa başlayıp büyük bestekâr IIL Selim’in dikkatini çekti. III. Selim’in musahibi ve Başmüezzini oldu ki. Saray teşkilâtında pek yüksek bir memuriyetti. 1801’de Saraylı bir hanımla evlendi. Bir ara Saray’dan ayrıldıy-sa da tekrar döndü. II. Mahmut devrinde (1808-1839) ve Abdülmecit devrinde. (1 839-1861) padişah musahibi ve Başmüezzin olarak kaldı. Her üç hükümdarın büyük iltifat ve teveccühünü kazandı.
Dede Efendi, öğrencilerinden büyük bestekâr Dellâlzade İsmail Efendi ve Mutafzade Ahmet Efendi -ile beraber hacca gitti. Fakat koleraya tutularak 30 kasım 1846’da Mekke’de öldü, Hz. Hatice’nin ayak ucuna gömüldü. Öğrencileri, üstatlarının ölümünden iki gün önce bestelediği Şehnaz İlâhi hafızalarında olarak, yalnız, İstanbul’a döndüler.
Dede Efendi, nevzen, hanende ve naathan-dır. Büyük şarkı bestecisi Sermüezzin Rifat Bey (1820-1888) Dede’nin kızının oğludur. Torunları bugün yaşamaktadır. Eserleri bilhassa öğrencisi Mutafzade Ahmet Efendi tarafından nakledilmiştir. Buna rağmen bir-ikî yüz ^seri kaybolmuştur. Öğrencileri arasında Dellâlzade, Haşim Bey, Mehmet Bey, Ze-kâi Dede, Arif Bey, Nikogos Ağa bilhassa sayılabilir. Sultanî-Yegâh, Nev-Eser, Saba-Buse-lik, Hicaz-Buselik, Araban-Kürdî makamlarını yapan da Dede Efendi’dir.
En yüksek üslûpta eserlerden halk zevkini belirtecek parçalara kadar her çeşitten söz eserleri bestelemiş olan Dede’nin etkisi, daha pek genç yaşında çağdaşları üzerinde başlamış, zamanımıza kadar pek büyük ve devamlı olmuştur. Meselâ Dellâlzade, onun tarzını devam ettirmiştir (Bk. Dellâlzade). Dede’yi bütün Türk müziğinin ©n büyük bestecisi sayanlar vardır.
Eserleri
Sebâ Mevlevi Ayini (1823)
Nevâ Mevlevi Âyini (1823)
Bestenigâr Mevlevi Âyini (1832)
Saba – Buselik Âyin-i Şerif (1833)
Hüzzam Âyin-i Şerif (1833)
Ferahfeza Âyin-i Şerif (1839)
Rast Ağır Düyek Kâr-ı Nev: Gözümde dâim hayâl-i cânan
Rast Semai Şarkı: Gene bir gül-nihâl aldı bu gönlümü
Rast Yürük Semai Şarkı: Yüzündür cihâni münevver eden
Hicaz Nakış Yürük Semai: Gene neşve-i mahabbet dil-u cânım etdi şeydâ
Bestenigâr Curcuna Şarkı: Ben seni sevdim seveli kaynayıp coştum
Ferahfeza Muhammes Kâr-ı Kasr-ı Cennet: Kasr-ı Cennet, havz-ı kevser, âb-i hay
Ferahfeza Frengi Fer’î Beste: Ey kaaşı keman, tîr-i müjen cânıma geçti
Ferahfeza Nakış Sengin Semai : Bir dilber-i nâdîde, bir kaamet-i müstesna
Ferahfeza Yürük Semai: Dün gece ben yine bülbülleri hâmûş ettim
Ferahfeza Ağır Aksak Şarkı: El benim-çün seni sarmış biliyor
Şehnaz Ağır Düyek Şarkı: Sanâ ey cânımın cânî efendim
Şehnaz Yürük Aksak Şarkı: Gönül durmaz, su gibi çağlar
Ferahnak Zencir Beste: Figaan eder gene bülbül, bahar görmüştür.
Ferahnâk Nakış Ağır Aksak Semai: Dil-î bî-*çâreyî mecrûh eden tîğ-î nigâhmdır
Ferahnâk Düyek Şarkı: Beğendim seni, geçmem aslaa ben,
Mahur Hafif Beste: Ey goncadehen, hâr-ı elem cânıma geçti.
Mahur Nakış Yürük Semai: Yine zevrak-î derûnum kırılıp kenara düştü
Acem-Aşiran Zencir Beste: Meşâm-ı hâtıra bûy-î gtil-î safâ bula-gör
Acem-Aşiran Ağır Sengin Semai: Ey lebleri goncâ, yüzü gül, serv-i bülendim.
Eve Ağır Aksak Semai Şarkı: Ebrûlerinin zahmı nihandır ciğerimde
Eve Curcuna Şarkı: Sevdim bir gonca-i râ’nâ
Sultanî-Yegâh Zencir Beste: Misâlini ne zemîn-û zaman görmüştür
Sultanî-Yegâh Hafif Beste: Cân-û dilimiz lûtf-i Şehenşâh ile mâ’mûr
Sultanî-Yegâh Nakış Yürük Semai: Şâd-eyledi cân-û dilimi şâh-i cihânım
Şevkefza Ağır Çember Beste: Ermesin el o şehin şevket-i vâlâlarına